13 Mayıs 2015 Çarşamba

DİSLEKSİ NEDİR?


Öğrenme, doğumla başlayan ve yaşam boyunca devam eden bir süreçtir.Okullarda eğitime başlamadan önce herhangi bir probleminin olmadığı düşünülen çocukların eğitim dönemi boyunca başarılı olacağı düşünülür.Ancak okul öncesinde bir sorun gözlenmediği halde okul yaşamının başlamasıyla sorun yaşayan bir çok çocuk bulunmaktadır.
       Disleksi, en sık rastlanan öğrenme bozukluklarından birisidir. Disleksi, bireyin kronolojik yaşı,zeka düzeyi ve yaşına uygun olarak aldığı eğitim göz önüne alındığında, doğru okuma, okuduğunu anlama ya da hız bakımından beklenenin oldukça altında tespit edilen bir okuma başarısızlığı olarak tanımlanır.
Her beş çocuktan birisini etkileyen, asıl sorunun hafıza ve dille ilgisi olan bir öğrenim bozukluğudur.
Disleksi olan kişiler her şeyi unutur sözler derslerde oldukça fazla sıkıntı yaşarlar. Normal bir insan okuma, yazma ve anlama gibi sözel konularda beyninin sol yarım küresini kullanırken, disleksi olan bireyler beyinlerinin sol yarım küresini kullanmakta zorluk çekerler. Fakat disleksi görülen kişilerde sayısal zeka oldukça gelişmiştir. Bu yüzden okul döneminde fen ve matematikte daha fazla başarılıdırlar. Disleksi görülen kişilerin sözel konuları başaramaması onların sözel zekalarının düşük olduğu anlamına gelmez. Aslında oldukça iyi sözel zekaya sahiplerdir sadece bunu yeteri bir şekilde kullanamazlar. 
Disleksi olan ünlü kişilerden bazıları : Albert Einstein, Walt Disney, Leonardo Da Vinci, 
Bill Gates...


Disleksi olan insanlar, normal bir insanlara göre 2 kat daha fazla hayal gücüne sahiptirler. 
Disleksiyle ilgili ilk bulgular 1896 yılına dayanır. İngiliz doktor olan W.Pringle Morgan, 14 yaşında olan Percy adlı erkek çocuğun her zaman akıllı ve zeki bir tutum içinde olduğu, yaşıtlarına göre hiçbir farklılığının olmadığını hatta oyunlarda oldukça hızlı olduğunu fakat okuma konusunda büyük sıkıntılar yaşadığını gözlemlemiştir. Bu dönemlerde disleksinin görme ile ilişkili bir hastalık olduğu düşünülmüş çünkü disleksinin en belirgin özellikleri : Harflerin ve kelimelerin karıştırılması ve tersten algılanmasıydı. Fakat daha sonra yapılan çalışmalarda disleksinin görme bozukluğu ile alakası olmadığı sadece dil sistemiyle ilgili bir bozukluk olduğu görülmüştür.

DİSLEKSİ'NİN 0-6 YAŞ ARASINDA GÖRÜLEN BELİRTİLERİ
*Kelimeleri yanlış söyleme
*Daire, kare gibi şekilleri kopyalayamamak
*Oyunları sürdürememe ve çabuk sıkılma
*Çatal, makas kullanmada güçlük, bağcık bağlayamamak
*Ayakkabıları ters giyme 
*Taşırmadan boyama yapamama
*Bisiklete binememe
*Benzerlikleri fark edememe
*Sağını solunu karıştırma
*Sıraya koyma güçlüğü

DİSLEKSİ'NİN İLKÖĞRETİM BELİRTİLERİ
*Okul başarısının zekasına ve yaşına oranla oldukça düşük olması
*Yavaş ve yanlış okuma
*Bazı derslerde(matematik gibi) başarılı iken bazı derslerde(türkçe gibi) başarısız olması.
*Bazı harfleri okurken ve yazarken karıştırma
(p-b, b-d, k-t, y-h, 6-9, 2-5)
*Çarpım tablosunu öğrenememe
*Alfabeyi sırasıyla sayamamak
*Yıl, ay, gün gibi kavramları karıştırma
*Beden eğitimi dersinde başarısız olma ( Top tutma gibi eylemlerde başarısız olurlar. Çünkü topun hızını, büyüklüğünü ve yönünü tam olarak anlamakta güçlük çektikleri için harekete geçmekte geç kalırlar.)


Disleksi sorunu olan çocuklarda derslerde başarısız olmak, okumakta güçlük çekmek, çocuğun tembelliğinden ya da çalışmamasından kaynaklanan bir sorun değildir. Böyle bir sorunla karşılaşan ebeveynlerin çocuğa baskı yapmaları haksızlık olur çünkü bu onların elinde olan bir durum değildir. Disleksi, ilaçla tedavi edilebilen bir hastalık değildir. Disleksi görülen çocuklarda yapılması gereken tek tedavi yöntemi iyi bir eğitim almasıdır. Disleksi tamamen bir yapısal sorun olduğu için bu hastalığın tamamen ortadan kalkması mümkün değildir bu yüzden iyi bir eğitmen tarafından verilen eğitim çocuğun öğrenmesini kolaylaştıracak ve hızlandıracaktır.

0 yorum :

Yorum Gönder